Etsiz Kurban

ETSİZ KURBAN
Bu yıl da kurban kesemeyeceksin belli.
Seni beni aşar.
Aldığımız ne ki!
Hem Diyanet de açıklamadı mı bize farz olmadığını, açıkladı.
Rahat ol o zaman, sıkma canını.
Araban yok, evin kira; çocuklar işsiz.
Kesenler kessin, bir iki parça sana da düşer belki.
 
Çok beklersin1
Millet kendine kesiyor kurbanı artık, en az altı aylık stokluyor dolabını.
Öyle üçte birini, dörtte birini dağıtma devri geçti, kaç zamandır böyle.
Kestin mi, kestin, dağıttın mı diyen bile olmuyor, olmaz.
Kesmesi gerekenlerin çoğu diyanete sağır, tatilde balığı tercih ediyor çoluk çocuk.
Sen derdine yan, yemesen de olur, içmesen de, kime ne!
 
Bak tamı tamına dokuz gün oldu bayram tatili.
Senin için işkence ,zulüm.
Ders ücreti yok, mesai yok.
Aybaşı da bir hafta daha sonraya uzadı.
Tırnaklarını kemir dur.
Alışıksın zaten!
 
“ Bayram benim neyime / kan damlar yüreğime”
Kim demişse ne güzel demiş değil mi!
Bu bizim şarkımız olsun en iyisi.
 
Etsiz kurban bayramınız mübarek olsun bacım!
Bilmediğin ot ya karın ağrıtır ya baş.
Şimdilik uzak durmakta fayda var!
Yoğurtlu bulgur pilavı  neyine yetmiyor senin.
Onu da bulabiliyorsan şükret.
 
El kapılarında çalışmaya devam.
Güneşin altında bostanda, çapada, çepide…
Zeytinde, fındıkta…
Tezgahta, dokumada, madende…
Senin işin bu!
Kesmişmiş, kesmemişmiş; yemişmiş yememişmiş sana ne!
Dert ettiğin şeye bak.
 
Bayram dediğin nedir ki, gelir geçer.
Etsiz de olur, soğansız da; unutulur.
Unutursun, unutursun!
Hep unuttuğun gibi!