Abone ol
Anamurlu Sen Böyle Değildin, Ne Oldu Sana ?
Etrafında olup-bitenlere kulak tıkıyor, göz kapatıyor, konuşmuyorsun. Bayramda misafirlerim geldi. Onlara Anamur’umuzun doğal güzelliklerini göstermek istedim. Köyüm Ormancık olunca işe Alaköprü’den başlamak istedim. Tarihi, doğası ve soğuk suyu ilginç olacak diye düşündüm. Yaklaşınca anladım ki büyük hata yapmışım. Aman Allahım! Ne berbat koku! Evet biliyordum; TOKİ tarafından yapılan yeni köylerin evlerinin kanalizasyon atıkları Dragon Irmağına arıtılmadan veriliyordu. O yüzden de ırmağa girmeyecektik. Bu yapılanın çok yanlış olduğunu ben, yerel basınımız, çok az çiftçi ve doğa severle, Ziraat Müh. Od. Anamur Tem. ile Sulama birliği bir miktar mücadele etsek de kanalizasyonun tertemiz ırmağa boşaltılmaması konusunda başarılı olamadık. Durup piknik alanlarının birinde yemek yemeyi planlamış olmama rağmen, serin sularla ayaklarımızı ıslatmak, berrak suyu seyretmek, tarihi Alaköprü’nün fotoğraflarını çekmek bile mümkün olmadı. Oysa hafta sonları o piknik alanlarında onlarca insan o tehlikeli atığın içinde yüzmekte, suyundan içmekte, sebze-meyvesini sulayıp, evinde o suyu kullanmakta.
Devam edip yaylaya hevesimizi sakladık. Ancak aynı rezaletin benzerini Kaş Yaylası altındaki bir alana yirmi yıldır dökülen katı atığın kokusu ve çevreye saçılan naylon parçalarının kirliliği ile karşılaştık. Bilmem Dünyanın bir başka ülkesinde pisliğini İçme suyu baraj gölünün yukarısına döküp sonrada yağmur suları ile taşınan pisliği içen bir başka insan topluluğu daha var mıdır?
Yayla yollarının kenarlarındaki, Kaş ve Abanoz’daki kirliliği de görünce çok üzüldüm, misafirlerime mahcup oldum. Biz bu kirlenmelere neden sebep oluyoruz? Kirletenleri neden uyarmıyoruz? Toplanıp ırmağa arıtma yapmayan ilgilileri neden protesto etmiyoruz? Drenaj kanalları, seralarımıza verdiğimiz gıda ve ilaçların artıkları ile dolu. O atıklar yağmur suları ile denize taşınmakta, hayatımızı tehdit etmekte.
Bilirsiniz biz HES’ler ve Dragon Barajı yapılmadan önce hem sulama kanallarında, hem de Dragon Çayının denizle buluştuğu noktadan doğduğu noktaya kadar her yerde piknik yapar, tatlı suya girme zevkimizi yaşardık. Şimdi hiçbir yerde ne piknik alanı kaldı nede suya girebilme imkanı var. Irmağa girebilmek için en az 30 km. gitmek gerekiyor. Sulama suyu bile kullanılamaz hale geldi. Kapalı devre sulama sistemi ne zaman bitecek kim bilir? Anamurlular olarak biz bu cefayı hak etmiyoruz. Ama biz bu durumu görüp duyuyoruz ancak tepki göstermiyoruz. Neden? İlla toplu ölümler mi yaşanmalı, genç yaşta kanser ölümlerinden neden ders almıyoruz? Üç maymunu oynamak Anamurlu hemşerilerimize yakışmıyor. Kusura bakmayın çok duyarsızız.
var SC_CId = \"136521\",SC_Domain=\"n.ads1-adnow.com\";SC_Start_136521=(new Date).getTime();
(function(E,n,G,A,g,Y,a){E[\'EngageyaObject\']=g;E[g]=E[g]||function(){ (E[g].q=E[g].q||[]).push(arguments)},E[g].l=1*new Date();Y=n.createElement(G), a=n.getElementsByTagName(G)[0];Y.async=1;Y.src=A;a.parentNode.insertBefore(Y,a)})(window,document,\'script\',\'//widget.engageya.com/engageya_loader.js\',\'__engWidget\'); __engWidget(\'createWidget\',{wwei:\'ENGAGEYA_WIDGET_88973\',pubid:165553,webid:129518,wid:88973});
Anamurlu Sen Böyle Değildin, Ne Oldu Sana ?
Anamurlu Sen Böyle Değildin, Ne Oldu Sana ?
Etrafında olup-bitenlere kulak tıkıyor, göz kapatıyor, konuşmuyorsun. Bayramda misafirlerim geldi. Onlara Anamur’umuzun doğal güzelliklerini göstermek istedim. Köyüm Ormancık olunca işe Alaköprü’den başlamak istedim. Tarihi, doğası ve soğuk suyu ilginç olacak diye düşündüm. Yaklaşınca anladım ki büyük hata yapmışım. Aman Allahım! Ne berbat koku! Evet biliyordum; TOKİ tarafından yapılan yeni köylerin evlerinin kanalizasyon atıkları Dragon Irmağına arıtılmadan veriliyordu. O yüzden de ırmağa girmeyecektik. Bu yapılanın çok yanlış olduğunu ben, yerel basınımız, çok az çiftçi ve doğa severle, Ziraat Müh. Od. Anamur Tem. ile Sulama birliği bir miktar mücadele etsek de kanalizasyonun tertemiz ırmağa boşaltılmaması konusunda başarılı olamadık. Durup piknik alanlarının birinde yemek yemeyi planlamış olmama rağmen, serin sularla ayaklarımızı ıslatmak, berrak suyu seyretmek, tarihi Alaköprü’nün fotoğraflarını çekmek bile mümkün olmadı. Oysa hafta sonları o piknik alanlarında onlarca insan o tehlikeli atığın içinde yüzmekte, suyundan içmekte, sebze-meyvesini sulayıp, evinde o suyu kullanmakta.
Devam edip yaylaya hevesimizi sakladık. Ancak aynı rezaletin benzerini Kaş Yaylası altındaki bir alana yirmi yıldır dökülen katı atığın kokusu ve çevreye saçılan naylon parçalarının kirliliği ile karşılaştık. Bilmem Dünyanın bir başka ülkesinde pisliğini İçme suyu baraj gölünün yukarısına döküp sonrada yağmur suları ile taşınan pisliği içen bir başka insan topluluğu daha var mıdır?
Yayla yollarının kenarlarındaki, Kaş ve Abanoz’daki kirliliği de görünce çok üzüldüm, misafirlerime mahcup oldum. Biz bu kirlenmelere neden sebep oluyoruz? Kirletenleri neden uyarmıyoruz? Toplanıp ırmağa arıtma yapmayan ilgilileri neden protesto etmiyoruz? Drenaj kanalları, seralarımıza verdiğimiz gıda ve ilaçların artıkları ile dolu. O atıklar yağmur suları ile denize taşınmakta, hayatımızı tehdit etmekte.
Bilirsiniz biz HES’ler ve Dragon Barajı yapılmadan önce hem sulama kanallarında, hem de Dragon Çayının denizle buluştuğu noktadan doğduğu noktaya kadar her yerde piknik yapar, tatlı suya girme zevkimizi yaşardık. Şimdi hiçbir yerde ne piknik alanı kaldı nede suya girebilme imkanı var. Irmağa girebilmek için en az 30 km. gitmek gerekiyor. Sulama suyu bile kullanılamaz hale geldi. Kapalı devre sulama sistemi ne zaman bitecek kim bilir? Anamurlular olarak biz bu cefayı hak etmiyoruz. Ama biz bu durumu görüp duyuyoruz ancak tepki göstermiyoruz. Neden? İlla toplu ölümler mi yaşanmalı, genç yaşta kanser ölümlerinden neden ders almıyoruz? Üç maymunu oynamak Anamurlu hemşerilerimize yakışmıyor. Kusura bakmayın çok duyarsızız.
Anamur Manşet Haber Sitesi
Köşe Yazarı ;Mesut Güven
loading...
var SC_CId = \"136521\",SC_Domain=\"n.ads1-adnow.com\";SC_Start_136521=(new Date).getTime();
(function (p, e, r, m, a, t, o) { p[r] = p[r] || function () {(p[r].q = p[r].q || []).push(arguments)}; m = e.createElement(\"script\"), a = e.getElementsByTagName(\"script\")[0]; m.async = 1; m.src = ((\"https:\" === p.location.protocol) ? \"https://s3-eu-west-1.amazonaws.com/\" : \"http://\") + \"s3.permato.com/js/widget.js\"; a.parentNode.insertBefore(m, a) })(window, document, \"getWidget\"); getWidget(function () { addWidget({ con: \"permatoWidget-14310\", tag : \"anamurmanset.com_1x1_mobile_content\", id: 14310, tid: 18790 }); });
Loading...
(function(){ var D=new Date(),d=document,b=\'body\',ce=\'createElement\',ac=\'appendChild\',st=\'style\',ds=\'display\',n=\'none\',gi=\'getElementById\'; var i=d[ce](\'iframe\');i[st][ds]=n;d[gi](\"M230348ScriptRootC123131\")[ac](i);try{var iw=i.contentWindow.document;iw.open();iw.writeln(\"\");iw.close();var c=iw[b];} catch(e){var iw=d;var c=d[gi](\"M230348ScriptRootC123131\");}var dv=iw[ce](\'div\');dv.id=\"MG_ID\";dv[st][ds]=n;dv.innerHTML=123131;c[ac](dv); var s=iw[ce](\'script\');s.async=\'async\';s.defer=\'defer\';s.charset=\'utf-8\';s.src=\"//jsc.mgid.com/a/n/anamurmanset.com.123131.js?t=\"+D.getYear()+D.getMonth()+D.getDate()+D.getHours();c[ac](s);})(); (function(E,n,G,A,g,Y,a){E[\'EngageyaObject\']=g;E[g]=E[g]||function(){ (E[g].q=E[g].q||[]).push(arguments)},E[g].l=1*new Date();Y=n.createElement(G), a=n.getElementsByTagName(G)[0];Y.async=1;Y.src=A;a.parentNode.insertBefore(Y,a)})(window,document,\'script\',\'//widget.engageya.com/engageya_loader.js\',\'__engWidget\'); __engWidget(\'createWidget\',{wwei:\'ENGAGEYA_WIDGET_88973\',pubid:165553,webid:129518,wid:88973});
(function (p, e, r, m, a, t, o) { p[r] = p[r] || function () {(p[r].q = p[r].q || []).push(arguments)}; m = e.createElement(\"script\"), a = e.getElementsByTagName(\"script\")[0]; m.async = 1; m.src = \"//s3.permato.com/js/widget.js\"; a.parentNode.insertBefore(m, a) })(window, document, \"getWidget\"); getWidget(function () { addWidget({ con: \"permatoWidget-16370\", tag : \"anamurmanset.com_1x1_desktop_content_2\", id: 16370, tid: 24640 }); });
Yorum Yazın