© Anamur Manşet 2012- 2024

Doktorlar ve Sağlık Çalışanları Anamur Devlet Hastanesi Önünde Basın Açıklaması Yaptı

Özcan GÜNGER / Anamur Manşet ;  “Hekim Birliği Sendikasına” bağlı Doktorlar ve sağlık çalışanları bu gün Anamur Devlet Hastanesi önünde basın açıklaması yaptılar.

Anamur Devlet Hastanesinin önünde toplanarak basın açıklaması yapandoktorlara Anamur Belediye Başkanı Durmuş Deniz, Cumhuriyet Halk Partisi Anamur İlçe Örgütü, Sivil Toplum kuruluşları temsilcileri ve vatandaşlar destek verdiler.

Doktorlar, hemşireler ve sağlık çalışanı sendika üyeleri tarafından yapılan basın açıklaması şöyle:


BASIN AÇIKLAMASI
Tarih: 8 Ocak 2025

Hekim Birliği Sendikası olarak, bugün tüm sağlık çalışanları, hekimler ve hemşirelerle birlikte sağlık sistemindeki ciddi sorunlara dikkat çekiyoruz. Sağlık çalışanları, yalnızca sağlık hizmeti sunmanın zorluklarıyla değil, aynı zamanda her geçen gün artan baskılar ve kayıplarla da mücadele etmektedir. Sağlık sistemi, artık yalnızca sağlık çalışanlarının değil, hastaların da zarar gördüğü bir kriz noktasıdır. Başlıca sorunlarımız şu şekildedir:

1. Şiddet: Sağlık Çalışanlarının Günlük Tehdidi
Sağlık çalışanlarına yönelik şiddet, en büyük tehditlerden biridir. Her gün sayısız hekim, hemşire ve sağlık çalışanı, hastalarından veya hasta yakınlarından şiddet görmekte; bu durum psikolojik ve fiziksel açıdan büyük zararlara yol açmaktadır. Sağlık çalışanlarının şiddete uğrama riskinin diğer hizmet sektörlerinden 16 kat daha fazla olduğu birçok makalede ortaya konmuştur. Yapılan bir çalışmada, hekimlerin çalışma yaşamı boyunca herhangi bir zamanda şiddete maruz kalma oranı %95 olarak ortaya çıkmıştır.
Maalesef hekimler olarak sağlıkta şiddet sebebiyle çok sayıda görev şehidi verdik. Değerli meslektaşımız Kardiyoloji uzmanı Ekrem Karakaya, cani bir hasta yakını tarafından annesinin ölümünden sorumlu tutulmuş, vurularak katledilmiştir. Ersin Aslan, 30 yaşında bir göğüs cerrahı iken bir cani tarafından, 85 yaşındaki akciğer kanseri dedesinin ölümünden sorumlu tutularak görevi başında şehit edilmiştir. Bir hemşire arkadaşımız, yerde tekmelenmek suretiyle dört saldırgan tarafından şiddete maruz bırakılmıştır. Gebe olduğunu belirtmesine rağmen şiddet devam etmiştir.
Hekimlere, sağlık çalışanlarına, hatta bir gebenin karnındaki bebeğe uygulanan şiddet; yalnızca sağlık çalışanlarına değil tüm topluma yapılmış büyük bir ihanettir. Sağlıkta şiddet, sağlıkta teröre evrilmiş vaziyettedir. Her gün ortalama 80 sağlık çalışanı şiddete maruz kalmaktadır.

2. Çok çalışıyoruz ama emeğimizin karşılığını alamıyoruz!
Hekimlerin özlük hakları yıllardır geriye gitmekte; maaşlar ve çalışma şartları iyileştirilmek yerine daha da kötüleşmektedir. Artık maaşlar, emekliliğe yansıyan tek kalem üzerinden belirlenmeli, riskli branşlar ve zorlu bölgeler için ekstra düzenlemeler yapılmalıdır. Öte yandan hekimlere emeklilikte çalışmak zorunda kalmayacakları tek kalem maaş ödenmelidir.

3. Çalışma Koşullarımız dayanılmayacak kadar ağır
Mevcut MHRS ile 3-5 dakika arasında hasta bakılması, ne hekimlerin ne de hastaların yararına olan bir durumdur. Bu dayatma, hem hastaların doğru bir şekilde tanı almasını ve tedavi edilmesini engeller hem de hekimler başta olmak üzere sağlık çalışanlarını zor durumda bırakır, tükenmişlik sendromuna yol açmaktadır.

4. Siyasi ve Popüler Kültürün Sağlık Hizmetlerini Topluma uzatılan havuç olarak göremez!
Sağlık hizmeti, siyasi ve popüler kültürün bir aracı haline getirilmektedir. Başta hekimler olmak üzere tüm sağlık çalışanları “hizmetkâr” gibi algılanarak bilimsel kriterler göz ardı edilmekte, kışkırtılmış ve ticari amaçlı talepler üzerinden bir hizmet anlayışı dayatılmaktadır.
Bu bakış açısı hekimin değerini minimalize ederek toplumda hekimlere yönelik itibar suikastine sebep olmakta ve sağlıkta şiddete zemin hazırlamaktadır.

5. Nöbet Yükü ve Ekonomik Zorluklar
Aşırı nöbet yükü, hekimlerin sağlığını bozmakta, hizmetin kalitesini düşürmekte ve hatalara zemin hazırlamaktadır. Örneğin bir şoförün kesintisiz araç kullanma süresi Türkiye’de Karayolu Trafik Kanunu’na göre 9 saati geçmemektedir. Ancak hekimler, 24 saatlik nöbetlerin ardından ameliyat yapmaya zorlanmaktadır. Bu durum, hem hekimleri hataya zorlamakta hem de vatandaşlarımızın sağlığını riske atmakta ve hizmetin kalitesini olumsuz etkilemektedir. Bu yoğun nöbet yüküne karşılık hekimlere komik sayılabilecek ödemeler yapılmaktadır. Öyle ki ameliyathaneyi temizleyen sağlık çalışanı ameliyatı yapan hekimden 3 kat daha fazla nöbet ücreti almamaktadır.

6. Yetersiz Maaş Artışları Hekimleri Yoksulluk sınırında yaşamaya zorluyor
Ülkemizde yaşanan enflasyonu hepimiz iliklerimize kadar hissederken asgari ücret ve memur maaşlarındaki Ocak artışları çok büyük bir hayal kırıklığı yaratmıştır. Söz konusu artışlar enflasyonun tahribatını bile gidermezken ortada bir maaş zammı da bulunmamaktadır. Hekimlerden geçim derdi altında kaliteli sağlık hizmeti üretmesi beklenmez!

7. Astronomik Dava Tazminatları Zulme Dönüştü
Hekimlere açılan 20, 30, 40 milyon gibi astronomik davalar, çalışma motivasyonunu bozmakta ve defansif tıp uygulamalarına zemin hazırlamaktadır.

Çözüm Önerileri:
• Şiddetle etkin mücadele için yasal düzenlemeler yapılmalı.
• Hekimlerin maaşları ve emeklilik hakları iyileştirilmeli.
• Hasta bakım süresi dünya standartlarına uygun hale getirilmelidir.
• Nöbet ücretleri artırılmalı, çalışma saatleri insan sağlığına uygun hale getirilmelidir.

Hekim Birliği Sendikası

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER