© Anamur Manşet 2012- 2024

Anamur \'\'Balık Çiftlikleri İstemiyoruz\'\' Dedi

Anamur \'\'Balık Çiftlikleri İstemiyoruz\'\' Dedi





Özcan GÜNGER / Anamur Manşet ; Anamur ilçesinde kurulması planlanan balık çiftlikleriyle ilgili ÇED olumlu raporuna karşı açılan davalar kapsamında denizde keşif yapılırken, çevreciler de basın açıklamasıyla yaparak,balık çiftliklerini protesto yaptılar.

Basın açıklaması ve balık çiftliklerini protesto eylemine Çevre Dernekler, Hayvanları koruma Derneği, Akdeniz Foku Koruma Derneği, Sivil toplum Kuruluşları, CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Büyük Birlik Partisi İlçe Başkanları ve vatandaşlardan oluşan kalabalık bir grup katıldılar.

Balık çiftlikleri için Keşif Yapan Tekneye geçtiği sırada ellerindeki pankartları kaldırarak ‘Balık çiftlerine Hayır’ sloganları attılar.


Platform sözcüsü Süreyya Yıldız Çoban Tarafından okunan basın açıklaması şöyle ;

Bugün burada, balık çiftliklerinin Anamur’da yaratacağı tahribatın ne kadar büyük olacağına dikkat çekmek ve balık çiftliklerinin kurulmasına tüm Anamurluların nasıl tek vücut olarak karşı çıktığını göstermek için bir araya geldik.

Sağolun. Varolun.

Şimdiye kadar balık çiftliği kurmaları için 6 şirketa izin verilmiş olup izinlerin iptali ve yürütmesinin durdurulması amacıyla Mayıs 2019’da Mersin Çevre ve Doğa Derneği tarafından Mersin 2. İdare Mahkemesi’nde davalar açılmıştır.

Davalarda şirketlerin lehine karar verilmesi ve bu kararların kesinleşmesi halinde daha önceden tespit edilen ve şirketlere kiraya verilen deniz alanlarında, toplamda 7 şirket tarafından 12 ayrı tesis kurulacaktır.

Bu tesislerde havuz da denilen 396 adet kafes yer alacaktır.

Böylece kıyılarımız balık kafesleri ile dolacaktır. Bu kafeslerin deniz yüzeyinde kapladığı toplam alan yaklaşık 500 bin metrekaredir. Bunlar denize alıştırma, yetiştirme ve hasat kafesleridir. Çapları ile derinlikleri değişmektedir. Küçük kafeslerin derinlikleri 7 metre iken büyüklerinin derinlikleri 14 metredir.

Şirketler isterse Kapasitelerini %50 artırma hakkına sahip olacaklar ve böylece bu kafeslerin deniz yüzeyindeki toplam alanı yaklaşık 750 bin metrekareye çıkacaktır.

Bu kafeslere yıllık yaklaşık 18 bin ton balık üretilecektir. Üretim esnasında balıkların yemediği 3 bin tondan fazla yem denize karışacaktır. 6 bin tondan fazla balık dışkısı da denize karışacak ve deniz tabanında tonlarca fosfor ve azot birikintisine neden olacaktır. Bu da denizde ciddi bir kirlenme yaratacaktır. Bu atıkların yanı sıra çeşitli nedenlerle kafeslerde ölen balıklar da denize bırakılacaktır. Çok yakınımızdaki Bozyazı ve Aydıncık’da kurulacak çiftliklerden bırakılacak atıklar da düşünüldüğünde, ortaya korkunç bir kirlilik çıkacaktır.

Deniz yüzeyinde meydana gelen kirlilik kıyılarımıza ulaşacak ve tüm kumsallarımız bir daha temizlenemeyecektir.

Öte yandan balıklar için kıyıda depolanacak olan yemle kafeslerden havaya karışacak pis kokular olduğu gibi ilçemizin üzerine çökecek ve bunun sonucunda da ilçemiz yaşanmaz hale gelecektir.

Ayrıca Kafeslerden kaçacak balıkların, doğal balıkların genetiğinin değişmesine sebep olacağı gibi, bazı etobur balık türlerini beslemek için yem olarak hamsi ve sardalya gibi balıkların kullanılması sonucu doğal türlerin azalmasına, yarattığı kirlilik nedeniyle oksijensiz kalan deniz çayırlarının azalmasına, deniz dibinin çölleşmesine ve sonuçta deniz ekosisteminin bozulmasına neden olacaktır.

Balıkların taşınması sırasına karayoluna sızan balık suları yolları kayganlaştırarak ciddi anlamda kazalara yol açabilecektir.

Kaldı ki balık çiftliği kurulmak istenen bölge, hem turizm alanı hem de “KESİN KORUNACAK HASSAS ALAN” olarak bakanlıklarca ilan edilmiştir. Öte yandan söz konusu yerler Akdeniz Foklarının ve caretta Carettaların yuvalama ve yaşam alanıdır. Bu alanlar Ülkemizin de taraf olarak imzaladığı Uluslararası Sözleşmelerle koruma altındadır.

Verilmiş olan izinlere göre karaya en yakın olan tesis 2,2 km olup, hepsinin uzaklıkları farklıdır. Ancak, ilk fırsatta hepsi yer değiştirip, karaya daha çok yaklaşacaklardır. Karadaki tesisleri ile kafeslerin bağını daha kolay kurmak ve maliyeti düşürmek için de kıyıya yaklaşmaları kuvvetle muhtemeldir. Çünkü rant dışında kaygıları olmayan şirketlerin, Anamur’da yaşayanların sağlığını düşünmeyecekleri açıktır.

Anamur’un ekonomisine hiçbir bir katkısı olmayacak şirketlere, böylesine büyük kapasitelerle endüstriyel üretim izni vermek, doğayı ve halkın sağlığını hiçe saymak demektir. Doğanın ve halkın değil, şirketlerin çıkarını gözeten çiftliklerin kurulmasına asla izin verilmemelidir.

“Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirliliğini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir’’ şeklinde düzenleme içeren Anayasa’mızın 56. maddesinde vücut bulan haklar, herkes tarafından çekinmeden kullanılmalı ve çiftliklerin kurulumuna karşı çıkılmalıdır.

Balık çiftliklerinin denizlerimizde yaratacağı kirliliğin insan eliyle temizlenmesi mümkün olmadığı gibi, bu kirliliği doğa da çok uzun süre temizleyememektedir.

Yunanistan ve İtalya gibi ülkelerin denizi temiz kalsın, doğal balıkları üretebilsinler diye kurulmak istenen ve beş on şirkete para kazandırmak dışında halka hiçbir faydası olmayan balık çiftliklerinin kurulumuna şiddetle karşı çıkmalı, bu yöndeki taleplerimizi her yerde dile getirmeliyiz.

Bir kere daha vurgulamak istiyoruz:

- BU KAFESLERİN DENİZ YÜZEYİNDEKİ KAPLADIĞI TOPLAM ALAN YAKLAŞIK 500 BİN METREKAREDİR.

- ŞİRKETLER İSTERSE KAPASİTELERİNİ %50 ARTIRMA HAKKINA SAHİP OLACAKLAR VE BÖYLECE BU KAFESLERİN DENİZ YÜZEYİNDEKİ TOPLAM ALANLARI YAKLAŞIK 750 BİN METREKAREYE ÇIKACAKTIR.

- BU TESİSLERDE 396 HAVUZ (KAFES) YER ALACAKTIR. KAPASİTE ARTIRMALARI HALİNDE KAFES SAYISI 600 OLACAKTIR.

- 3 BİN TONDAN FAZLA YEM DENİZE KARIŞACAKTIR. 6 BİN TONDAN FAZLA BALIK DIŞKISI DENİZE KARIŞACAK VE DENİZ TABANINDA TONLARCA FOSFOR VE AZOT BİRİKİNTİSİNE NEDEN OLACAKTIR.

- DENİZ YÜZEYİNDE MEYDANA GELEN KİRLİLİK KIYILARIMIZA ULAŞACAK VE TÜM KUMSALLARIMIZ BİR DAHA TEMİZLENEMEYECEKTİR.

- BALIKLAR İÇİN KIYIDA DEPOLANACAK OLAN YEM İLE KAFESLERDEN HAVAYA KARIŞACAK PİS KOKULAR OLDUĞU GİBİ İLÇEMİZİN ÜZERİNE ÇÖKECEK VE BUNUN SONUCUNDA DA İLÇEMİZ YAŞANMAZ HALE GELECEKTİR.


Unutmayalım ki dünyayı ödünç aldığımız çocuklarımıza temiz bir çevre ve temiz bir deniz bırakmak hepimizin ortak sorumluluğudur. Buraya gelerek, taşıdığı sorumluluğun gereğini yapan herkese, bugünün çocukları, geleceğin büyükleri adına teşekkür eder, saygılarımızı sunarız.[youtube https://www.youtube.com/watch?v=tH_pUGqlYgA]














(function(E,n,G,A,g,Y,a){E[\'EngageyaObject\']=g;E[g]=E[g]||function(){ (E[g].q=E[g].q||[]).push(arguments)},E[g].l=1*new Date();Y=n.createElement(G), a=n.getElementsByTagName(G)[0];Y.async=1;Y.src=A;a.parentNode.insertBefore(Y,a)})(window,document,\'script\',\'//widget.engageya.com/engageya_loader.js\',\'__engWidget\'); __engWidget(\'createWidget\',{wwei:\'VIDYOME_WIDGET_123873\',pubid:188378,webid:184927,wid:122002,subid:\'http://www.anamurmanset.com/\'});

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER